aslında çok da bir şey değildi istediğim..
hücrelerimize kadar birlikte "ayrı" duralım istemiştim..
tüm ayrıklığına, tüm karşıtlığına duyduğum aşkın farkına var diye...
Dünyayı karşıma almışken ben; seni karşıma almak, sana iltifattı...
farket istemiştim...
koyulacak onca tavır, isyan edecek onca şey varken; beni sana isyan etmek zorunda bıraktın!
dinlediğim her şarkıdan sana fal tutmak, dinlediğim her isyankar melodiden sana pay biçmek..
oysa annemin benimle ilgili ciddi beklentileri vardı..
kardeşimin hakkı, aslan payı..
sen ne yaptın?
uysal geldin bana...
tüm o direnen yerlerimin üstünü kaparcasına...
tüm yaralarımı, tendürdiyota boğarcasına...
yıllardır gün yüzü görmeyi unutmuş ruhumu, evinden yurdundan edercesine...
uysallaştırdın beni....
ben aşka talimli değildim...
şimdi ancak, dışımızda kalanlara isyan edebilir, başkalarının acılarına ağlayabilir oldum...
sen beni mutlu mu ettin, mutsuz mu; bilemez oldum...
reddemeyeceğim tek şey, varlığın; bundan gayrı...
Şükürümsüm bir yerde, bazı yerde bedduam..
sen beni, benden aldın; bambaşka bir kadın yaptın...
bu saatten sonra, dışımda kalan hayata lanet edecek; içimde kalanı kutsal eyleyecek kadar anarşistim..
bilmem ki, böyle de sever misin?
0 yorum:
Yorum Gönder