Enteresan geldi, denedim :)
Sağolsunlar; hevesimi kırmamış, yayınlanmaya değer 5 öykü arasına koymuşlar...
Ben de sizlerle paylaşmak istedim...
Video da, videodan yola çıkarak yazdığım öykü de aşağıda...
Umarım seversiniz...
Oturduğum Yerden
Bekliyorum…
Bunu özellikle karanlıkta yapıyorum ki dağılmasın dikkatim…
Zaten pencereden yeterince ışık sızıyor; gölgeni görmeye
yetecek ışık, adımlarını duymaya yetecek sessizlik…
İşte seni böyle, tam kadro bekliyorum.
Sürpriz yapmayı da seversin biliyorum, ansızın çıkıp
gelmeyi…
İşte bu yüzden de beklemiyor gibi yapmayı çalışıyorum bir
yandan.
Çok şaşırmaları çalışıyorum.
Zaman geçtikçe, gelişinin senaryolarını çeşitlendiriyorum
kafamda.
Elinde valizinle giriyorsun bir defasında kapıdan.
Birinde zili çalıyorsun.
Birinde ne hikmetse, anahtarınla açıyorsun kapıyı.
Ne şekilde olursa olsun gelişin, yanında ağır yükler
getireceğini de biliyorum.
Hazırım zaten.
Dinlemeye, sadece dinlemeye…
Bir dinlemek ki tüm yüklerini üstüme geçirmeye…
Biliyorum ki sen anlattıkça taleplerin de artacak benden.
Anlatırken yüzüne bakmamı istemeyeceksin.
Duvarda kaç çatlak olduğunu şimdiden ezberlememeye
çalışıyorum.
Konuşmamı, müdahale etmemi; bir şekilde araya girmemi de
istemeyeceksin.
Dudaklarımı şimdiden mühürlemeye çalışıyorum bu yüzden.
Uzun sessizlikler; antrenmansızsan şayet, zor oluyor
gerçekten.
Öyle şeyler çıkacak ki ağzından, duymamış olmamı tercih
edeceksin.
Ben şimdiden, sessizlikle terbiye ediyorum duyma yetimi.
Gerektiğinde ondan başkasını duymamak için…
Sessizliğin güvenli sırdaşlığında, rahat ettirmek için seni…
Ve sonunda gideceğini de biliyorum.
Tüm yüklerinden arındıktan sonra, bana her şeyi anlattıktan;
Seni görmeden, sesini duymadan ve adını bile söylemeden; her
şeyi bilir hale getirdikten sonra beni
Çekip gideceksin, geldiğin gibi…
O sessizlikte o kapı öyle bir kapanacak ki nerede olduğumu
şaşıracağım.
Bana bıraktığın tüm o hikâyelerin ağırlığıyla yaşamanın,
benim için sorun olmadığını düşüneceksin.
Hafiflemiş olarak gideceksin.
Hani giderken, sağ şakağımdan öpüyorsun ya beni,
İşte sen o sağ şakağımdan öpesin diye, yine dinleyeceğim
seni.
Konuşmadan, duymadan, görmeden dinleyeceğim.
O sağ şakağıma bir kurşun isabet ettirmeyi her şeyden çok
isteyerek ama bunu her zamanki gibi erteleyerek…
Önce gitmeni beklemek, sonra da bir dahaki gelişini beklemek
için…
Hayatımı, hayalinle yaşadığımı bile söyleyemeden ben; sen
gideceksin, ben bir kez daha erteleyeceğim ölmeleri.
0 yorum:
Yorum Gönder