10.09.2013

FoR My MuSe (13)

Yalnız başına uzun uyumak, birlikte uyuduğun azıcık uykunun yanından bile geçemez! O huzurlu uyusun diye, dua etmekten; tanrıya yaklaştım...
Hazır yaklaşmışken, aklıma mukayet olmasını da dileyebilirim sanırım.. Bu yazdıklarımı görenler, balataları sıyırdığımı düşünecek..Yok öyle bir şey!

Kalbimden taşıyor, sana da akıyor.. Sende bir numara olduğundan değil...

Şarkım, hayal gücüm, dua'm..
Bu kadar benzerken birbirimize üstelik!
Farklı odalarda, aynı duayı ediyoruz..

Biliyorsun değil mi? Herşeyin farkındasın? Ah sen, "-miş gibi" lerin kahramanı.. Yokmuşum, yazmamışım, okumamışsın gibi davranmaya devam et...

Sadece kendi bileklerimi kessem, içim soğumayacak.. Ölmek isteyip de cesaret edemeyen varsa, aradan çıkarabilirim..

Her gece yinelediğim dileklerimi duymuş işte! İçine biraz kafiye, üstüne biraz müzik koymuş;"bizim" olmuş!

Şu hayatta en sevdiğim, en güvendiğim iki erkekle aynı gün doğmuş olman da mı tesadüf? Ruhum çekiyor, içim çekiyor; başından beri!

Elitizm tehlikeli ve çirkin bir şey! Okuduğun, dinlediğin, yediğin, gördüğün, tanıdığın şeyler üzerinden başkalarına üstünlük taslamak cahilliktir!
Elitist olsan da severim seni gerçi.. Ama elime geçirince, azıcık yontup düzeltmeye de çalışırım hani.. Elitist olacaksan da bana ol, evinde ol :)

Şöyle bir baktım da, ne çok yazmışım sana! Aralıksız ve istisnasız; hep sana! Hem de ne uzun zamandır, durup dinlenmeden sana!

Ne güzel olacak, yaşlanınca ellerin!

Uyumuyoruz çünkü.. Biz uyanıkken umut hep var.. Biz uyuyunca, dünya da uyuyor zaten.. Uyuyanların umudunu, düşlerinden çalamazlar...

Çünkü artık her gidişin ardından enkazımızı toplamıyoruz.. Artık olduk biz.. Bitişler başlangıçlara gebe; çünkü artık öğrendik biz!

Bu gece ve her gece.. Biraz benden, çokça ondan; ikinci defa"biz"den bir ninni size.. "Biz olunca güzel oluyoruz" demiştim...

Uyku var ama uyuma isteği yok.. İstek olsa ne olacak, uykum geldiğinde uyuyacak yeterliliğim yok.. Bu kadar bağlamamalı insan kendini birine...

Kaldırım taşları bile aynı içimizin; aynı yollar aynı yerlere çıkıyor.. Bir ben biliyorum bu yüzden; neden o yoldan değil de, bundan gittiğini...

Şimdi bir şişe şarap açacak, mum yakacak, kulağıma sesini dolduracak ve seni seveceğim.. Ama bu defa balkonda olacağım, fark yaratmak adına..

Tamam boşveriyoruz, sabrediyoruz; geçiyor da.. Ama yaşlanıyoruz ya lan! Hayatımızın en güzel yıllarını beklemekle geçirmis oluyoruz ya lan!

Bana yazmıyorsun; beni yazıyorsun, benden yazıyorsun! Kızsam mı, sevinsem mi bilemiyorum...

Çünku kalbim bir seçim yaptı.. Tanrıyı küstürdü, sana taptı...

Azıcık düşünse anlayacak, onu en çok benim sevdiğimi.. Düşünmüyor da.. Buna kafa yoramayacak kadar meşgul ve bu yüzden çok yorgun...

Çok sevdiğim bir kadın vardı. Onu kulak, kendimi boynuz bildiğim.. Ama artık sevemiyorum! İnsanın sevgisini, başkasının sevgisi belirliyormuş!

Şans verilirse, yeterince isteyen herkes mucizeler yaratabilir!
Peşpeşe sıralanan sorulara istinaden..

Zor ya da devrim niteliğnde olacak sanıyorsan,yanılıyorsun.Çok kolay ve normal olacak.Bunca normalliğe şaşıran ilk fani olacaksın...

Bunca karanlığın ardından güneşin doğacağını bana değil, geceye söyleyin.. Benim umutla sorunum yok, gecenin günden haberi  yok..

Bunca kötülüğün arasında, başım deli divane dönerken; çok sık düşünüyorum, ya O olmasaydı! Ya olmasaydı ya! İnanabilecek miydim geleceğe?!!
Tanrıya, hakka, hukuka inanabilecek miydim? Her kötülük, karşılığında bir iyilikle yaratılmış diyebilecek miydim? Kaç kötülüğün bedelisin Melek?


Biliyor musun; insan en çok canı yanarken birini istiyor yanında.. Herhangi birini değil ama, bu kadar canı yanarken değil!

0 yorum:

 
MüTeveLLi HeYeTi © 2009. BaLıK GöZüNDeN İNeK!