16.10.2009

UzuN ZaMaNDaN SoNRa

şikayet edip durduğum bişi vardı, bi süredir.. kendime zaman ayıramamak.. gerçekten de şöle bi müzik bile dinleyemiyordum ne zamandır... ama dün gece, şeytanın bacağını kırdım..
iş yerinden bi arkadaşımın, pek güsel bi oğlu var.. bu çocuk benim içinde çok özel.. çünkü hamilelik sürecine şahit olduğum, doğduğunu gördüğüm, beni ilk gördüğü anda anne karnında duyduğu sesimi tanıyan, kucağıma aldığım fln ilk çocuk... ona daha doğmadan, ilk hediyesini ben almıştım mesela.. kafka'nın "değişim"ini :) doğmamış çocuğa kafka mı alınır diyenler de oldu, doğmamış çocuğa kitap mı alınır diyenler de... ama ben okumayı ilk öğrendiğimde, annemin kitaplarını karıştırırken, bulduğum ve ilk okuduğum kitap olmuştu değişim.. ilk doğum gününde de Hayyam aldım hatta,hediye olarak...istedim ki hamuru bana benzesin.. arkadaşımın da temennisi bu yönde.. oğlum senin gibi olsun der hep, sağolsun...
neyse, dün gece bu çocuk için bir müzik arşivi oluşturdum... 1GB'lık bi MP3 player verdi arkadaşım, yüklemem için.. içine dünya müziklerinden klasiklere kadar, doldurdum da doldurdum... ben ne seviyorsam, yığdım içine... karışık dinlendiğinde oldukça enteresan bi sentez çıkıyor ortaya.. maria callas'tan sonra bueno vista, gregoriandan sonra bregovic...
ve şimdi aynı müzikleri kendi bilgisayarıma attım ofiste.. o kadar keyifliyim ki... müzik dinliyor, sakin sakin çalışıyor ve sert kahvemi yudumluyorum bi yandan..
tamam; yetişmesi gereken bi sürü iş ve ödev olabilir.... attığım adımın adı stress olabilir.. ama biraz mola herkese lazım...
Müzik Güsel Şeydir...

0 yorum:

 
MüTeveLLi HeYeTi © 2009. BaLıK GöZüNDeN İNeK!