döndüm...
antalyadan evime; sıcacık konforlu yuvama döndüm!
düğün güzeldi, duygusaldı, görkemliydi...
ama insanın kardeşini evlendirmesi, hiç de kolay değildi...
ağlayamadım bile...
bi ara kınada gözlerim dolar gibi olsa da; gelin hanımın fazla rahat tavırları ve kocaman gülümsemesi, sildi aldı tüm hüznümü... o bu kadar neşeliyken, benim hüzünlenmeye hakkım olmadığını düşündüm...
fazlasıyla geleneksel bir kına organizasyonuydu; öncelikle... otelimsi, motelimsi bi şeyin; bahçe kıvamındaki mekanı ile anlaşılmış, bir bağlama bir klavyeden oluşan müzik ekibi tedarik edilmişti.. biz gittiğimizde zaten çoktan oynamaktan yorgun düşmüşlerdi... ama kına için beklenmiştik yine de.. bizim ayak basmamız ile, kına ekibi hazırlandı.. elimize mumlarımızı aldık, folklor ekibi kıvamında kızımızın etrafında dönme eylemine başladık.. fakat saz ekibi bizim şarkı söylememize fırsat tanımadı hiç.. o detone sesiyle, susmak bilmedi adam.. kız da ağlamadı tabi.. kemalettin tuğcu bile, daha iyisini yapamazdı inanın...
kınanın bitmesi gece 12 yi bulunca, bizler antalyada yer ayırttığımız otele gitmeye üşendik ve kemerde yerel bi pansiyonda kalmaya karar verdik... ertesi gün kız alma merasimi için yeniden kemere gelmemiz gerekecekti çünkü.. nitekim öyle yaptık; o gece kemerde kaldık..
ertesi sabah, erken olmayan bi saatte kız evine gittik. gelin kızımız çoktan kuföre gitmişti. biz de kahvaltımızı ettik ve beklemeye başladık... kuföre kemerde mi antalya da mı gitsek polemikleri neticelendirilemediği için, bütün gün mal mal oturduk; tabiri caiz ise.. ama limon ağacı altına kurulmuş bir masada , ev yapımı limonata içip köpek sevmek, paha biçilemez bi zevkti zaten.. kimse şikayetçi olmadı. gelin kuaförden gelince, koşuşturma başladı... gelinlik giydirilmesi, 6 kişinin senkronize çabaları ile nihayetlendirildi... o işlem bitince de, oğlan tarafı kızı almaya geldi zaten.. bendeniz kapıda dikildim... "aaaa kapı açılmıyo, sıkışmış" diyip de damadı yolmak için.. fakat damat yaman çıktı... pazarlığı 1 kuruştan açtı :) en son artık, gelinin annesinden aldığım emirle, elimdeki 20 küsür lira karşılığına açtım kapıyı.. bi de "kızı çok ucuza aldık" demezler mi? ah annesi öle demeyecekti ki, ben donuna kadar soyardım onu ama.. neyse... gelin odası kapısında kardeşim de bi 60 kaaat tokatlamış kendisini.. yarabbi şükür :)
kız gitti biz kaldık... kuaför derdine düştük bi de.. zaman kıstılı, kuaför az.. bütün gün oturduğumuza yandık.. sonrasında cengaver arkadaşlarca kufaöre götürüldük, özenle geri getirildik. apar topar giyindik, makyajları bile yapmadan yola koyulduk..
anam yol 1,5 saat sürdü.. herkes otele girerken; biz bi de kalacağımız otele, eşya yerleştirmeye gittik. apartopar makyajlar yapıldı, koştur koştur düğüne gidildi.. ama maalesef, gelinle damadın çıkışını kaçırdık.. biz tam kapıdan girerken, star wars filminin müzikleri yankılandı gecede.. "o şarkıyla çıkacam" derdi hep kardeşim. "ilk dansı o şarkıda yapıcam".. ne kadar koşsak da yetişemedik.. girdiğimizde dans ediyorlardı..
düğün boyunca yedik, içtik, eğlendik.. sonrasında antalyanın pek ciks mekanı jolly joker'e bilem gittik... sonra da bayılıp yattık... kuaförde yaptırdığım topuzdan geriye yaklaşık 50 adet firkete kaldı, şaka değil :)
bu sabah da kalkıp, kahvaltı ettik ve tembel tembel bi gölgede sohbet ettik.. denize giresimiz, sıcağa çıkasımız yoktu hiç.. uçağımız da saat 5 te olduğundan, aheste beste havaalanına geldik..
fakat bahtsızlıklar bununla da son bulmadı... yarım saat rötarlı kalkan uçağımız, atatürk havalimanındaki hava trafiği yoğunluğu sebebiyle, yalova üzerinde yarım saat gezinmeye mahkum edildi.. indiğimizde de, yanaşacak apron bulamadık da, yarım saat de uçak içinde bekledik... bir antalya istanbul seferi de böylelikle 3 saat sürmüş oldu..
şimdi yorgun argın şekilde, sadece istek üzerine yazıyorum bu yazıyı.. az sonra yatacağım.. yaşlı ve yorgun kemiklerimin, dinlenmeye ihtiyacı var :)
bi de istanbula gelince, nedense bu şehir beni beklemiş gibi hissettim..kemiklerime kadar içime çektim şehri..
ve bu şarkıyı da, o yüzden seçtim...
keyfiniz bol olsun..

0 yorum:

 
MüTeveLLi HeYeTi © 2009. BaLıK GöZüNDeN İNeK!